Diktatör devlet başkanı bir akşam meyhaneden içeri girer.Tezgahtara yaklaşır. Hafif içkili bir sarhoşun yanına çöker. Oradan buradan konuşurlarken sorar :
-Böyle her gün içmek için ne kadar kazanıyorsun?
Sarhoş :
-Günde 2 bin lira.
-Peki kemerleri biraz sıkalım diye ücretleri azaltıp, koşulları ağırlaştırsak, ne kadar kazanırsın?
Sarhoş :
– 4 bin lira.
-Peki biraz daha sıkarsak kemerleri?
-O zaman 5 bin liraya para demem.
Diktatör kızar :
-Bu ne biçim iş. Köküne kadar sıkarsak?
-O zaman muhakkak 10 bin lira kazanırım.
Diktatör şaşırmıştır. Adamın ne iş yaptığını çok merak etmiştir.
Sorar :
-Şeytan mısın, nesin. Ne iş yapıyorsun?
-Mezarcıyım!
————————————————
Adamın biri iş için bir şirkete başvurur görevli sorar:
– neden iş arıyorsunuz
– işsiz olduğum için
– mesleğiniz nedir
– timsah avlarım
– iyi ama kardeşim Pariste timsah bulunmaz ki
– ben niye işsizim sanıyorsun
————————————————
Adamın biri saçını kestirmek için berbere gitmiş. Acemi olan berber, saçla beraber, deriyi de kesiyormuş ve kestiği yere pamuk yapıştırıyormuş. Aynada başını pamuklar içinde gören adam, berbere:
“Yarısını bana bırak, ben de darı ekeyim!” demiş.
————————————————
Hasan annesini akşam yemeğine davet etmiş.
Yemek sırasında anne hep Hasan’ın ev arkadaşının ne kadar çekici olduğunu düşünmeden edememiş.
Yemek boyunca oğluyla kız arasında neler olduğu konusunda meraktan çıldırıyormuş.
Bunu farkeden Hasan? Anneciğim Ayşe ile aramızda inan hiçbir şey yok. Biz sadece ev arkadaşıyız ? demiş.
Bir hafta kadar sonra Ayşe Hasan’a sormuş:
– Annenin yemeğe geldiği geceden beri çorba kepçesini bir türlü bulamıyorum. Nerde olduğu konusunda bir fikrin var mı?
Sence annen almış olabilir mi??
Hasan cevap vermiş:
-“Aldığını sanmıyorum ama bir e-mail gönderip ona sorayım” ve annesine şöyle yazmış:
-“Anneciğim, sana aldın demiyorum, almadın da demiyorum ama gerçek şu ki bize yemeğe geldiğinden beri çorba kepçesi kayıp”
Bir kaç saat sonra annesinden şöyle bir e-mail gelmiş:
-“Sevgili oğlum, sana Ayşe ile yatıyorsun yada yatmıyorsun demiyorum. Ama gerçek şu ki eğer o kendi yatağında uyuyor olsaydı şimdiye kadar çorba kepçesini çoktan bulmuş olmalıydı..”
————————————————
temel bir gün kahveye gelir
-soğuk çay var mı demiş
yok demişler
2, gün gelmiş
yok demişler
3, gün gelmiş yine yok demişler
4, gün gelmiş
-soğuk çay var mı demiş tekrardan
onlarda “var”deyince temelin cevabı şöyle olmuş
-“iyi o zaman isutta içelum”
Benzer İçerikler
Vasi: Koruma ve Rehberliğin Anlamı
Devamını Oku...
Pelet Nedir? Enerjinin Yeni Yüzü
Devamını Oku...
En Güzel Cuma Mesajları, Resimli, Kısa ve Uzun Anlamlı Cuma Sözleri ve Duaları
Devamını Oku...
Maliyeci Fıkrası
Devamını Oku...